top of page

Yolculuk Seninle Başlıyor!

“Hayatın en büyük yolculuklarından biri de mutluluğu bulmak için çıktığımız yolculuktur.”



Bir kitabın kapağını açmak bazen yalnızca bir sayfa çevirmek değildir.

Bazen o ilk cümle, insanın içindeki uzun süredir sessiz kalan bir soruyu harekete geçirir.


Mutluluk Manifestosu da böyle bir başlangıç yapar: Bir bilgi aktarmak için değil, bir yol açmak için yazılmıştır.


Kitap, teşekkür ederek başlar.

Bu sıradan bir nezaket değil; bir farkındalık eşiğidir.

Çünkü bu kitabı eline almak, aslında bir karar vermektir.

Mutluluğu geçici bir his değil, düşünmeye ve anlamaya değer bir mesele olarak görmek…

İşte bu niyet, yolculuğun kendisidir.


Mutluluğu nasıl tanımlıyorsun?

Bir hedef olarak mı görüyorsun, yoksa yaklaştıkça uzaklaşan bir kavram gibi mi hissediyorsun?

Belki de uzun süredir ertelenmiş bir iç sesin adı.

Bu kitap, o soruyu sana geri verir ama cevaplamaz.

Çünkü her yol, sahibine özeldir.


“Herkesin mutluluk yolculuğu, tıpkı parmak izi gibi eşsiz ve kendine özeldir.” — Mutluluk Manifestosu

Kitapta bir içindekiler listesi yoktur.

Sabit bir sıralama önerilmez.

Çünkü herkesin hayatı farklı ritimlerle akar ve herkesin içsel haritası farklıdır.

Okuyucunun bu metinle nerede karşılaştığı, onun için nerede anlamlandığı, bu yüzden önemlidir.


Mutluluk Manifestosu, bir cevaptan çok bir alan açar.

Bazen bir kelimeyle, bazen bir boşlukla, bazen yalnızca bir sessizlikle…

Bu blog yazısı da o alanın devamıdır.

Sana cevap vermek için değil, seninle birlikte düşünmek için var.


Hazırsan başlayalım.


Ama başlamadan önce kendine şunu sor:

Bu yolculukta ilk adımı atmak senin için ne anlama geliyor?





İlk Adım: Kendinle Başla


Bazı yolculuklar vardır, tek bir adımda başlar ama asla sadece yürümekle ilerlemez.


Mutluluk Manifestosu bu adımı tarif ederken söze şöyle başlar:


“Mutluluk, yaşam yolculuğunun en özel ve kişisel deneyimidir.”


Ve sonra şu soruyu sorar:

Mutluluğu dışarda mı arıyorsun, yoksa içinde mi duymayı seçiyorsun?


İlk madde, “İlk Sen!”, kendine dönüp bakmanı ister.

Başkalarının beklentilerini, toplumun kalıplarını ya da hayatın senden talep ettiklerini değil…

Seni.


Çünkü mutluluğun yeri dış dünya değil, zaman da gelecek değildir.

Mutluluk, senin içindedir ve yalnızca şimdi seninledir.


Belki uzun zamandır “bir gün her şey yoluna girince mutlu olurum” dedin.

Ya da “başkaları beni olduğum gibi kabul ettiğinde” diyerek erteledin.

Ama şimdi fark etmen gereken bir şey var:

Mutluluğun kontrolü, senin dışında değil. Senin içinde.


“Gerçek mutluluk, yalnızca sizin kontrolünüzde olan bir seçimdir.” — Mutluluk Manifestosu

Yazara göre bu ilk adım, dışarıyı susturmakla değil; içeriyi duymaya cesaret etmekle başlıyor. Kendini anlamak, ihtiyaçlarını fark etmek, neyi istediğini gerçekten tanımak…


İlk senle başlıyor. İlk adımın yönü sensin.


Şimdi dur.

Ve içinden kendine sor:


  1. Bugün seni mutlu eden ne oldu?

  2. Kendini en son ne zaman ciddiyetle dinledin?

  3. Hayatında kimin için yaşıyorsun?


Unutma, ilk sorular cevabı değil, farkındalığı getirir.

Ve bu yazı da bir cevap vermek için değil, seninle birlikte düşünmek için burada.


Bir sonraki adımda… “Değerlerin”e bakacağız.

Çünkü kendinle başladığın yolculuk, neye değer verdiğinle yön bulur.


Hazırsan devam edelim.

Ama önce:

“Mutluluğa bugün nereden başlamayı seçiyorsun?”


Bugün Senin İlk Adımın Ne?

  • Kendime zaman ayırmak

  • Teşekkür etmek

  • Hayır diyebilmek

  • Bir alışkanlığı değiştirmek



Mutluluğun Haritası: Değerler


Bazı kelimeler vardır, kulağa sade gelir ama içi doludur.

“Değerler” de onlardan biri.

Hayatımız boyunca neyi seçtiğimiz, neyi savunduğumuz ve neleri önemsediğimiz bu kelimenin etrafında şekillenir.


Mutluluk Manifestosu’na göre değerlerini bilmeyen biri, mutluluğun yönünü bulmakta zorlanır.

Çünkü değerler, yolculuğun haritasıdır.


“Kendinizi tanıyarak, değerlerinizi anlayarak ve gerçekten ne istediğinizi belirleyerek mutluluğun anahtarını bulabilirsiniz.” — Mutluluk Manifestosu

Peki sen hiç düşündün mü?

Hayatını şekillendiren değerler neler?

Karar alırken sana yol gösteren ilkeler, nereden geliyor?

Bunları sen mi seçtin, yoksa toplumun sana biçtiği rolleri mi benimsedin?


Mutluluk, başkalarının onayını almakla değil, kendi değerlerine sadık kalarak yaşamakla mümkün olur.

Bu bazen zor kararlar vermeyi, bazen de bir yön değiştirmeyi gerektirir.

Ama içsel tutarlılık, en derin huzur hâlidir.


Kitap, bu maddede bizi durup düşünmeye çağırıyor:

Sadece kim olduğumuzu değil, kim olmak istediğimizi de sorarak…


Şimdi sana bir önerim var:

Bir kâğıt al ve kendine şu soruyu yaz:

Benim için gerçekten vazgeçilmez olan nedir?


Ve sonra yanıtla:


Bu değeri yaşıyor muyum?


Bu değer hayatımda kararlarıma yansıyor mu?


Bu değerle yaşam, bana içten bir huzur sunuyor mu?


“Mutluluk, bireysel değerlerin ve küçük sevinçlerin toplamıdır.” — Mutluluk Manifestosu

Bir sonraki bölümde, bu değerlerin nasıl eyleme dönüştüğünü ve “Tutarlılık” ilkesinin neden bir dayatma değil, bir içsel özgürlük olduğunu konuşacağız.


Ama önce:

Senin için en gerçek değer ne?

Ve bu değeri bugün yaşamak için atacağın küçük bir adım ne olabilir?


Sana En Yakın Değer Hangisi?

  • Dürüstlük

  • Özgürlük

  • Şefkat

  • Saygı



Her bitiş bir son değil, bir eşiktir.

Bu yolculukta attığınız her düşünsel adım, bir sonrakine alan açar.

Bugün kendinize biraz daha yaklaşabildiyseniz, bu yazı amacına ulaşmıştır.


Bir sonraki yazı, yeni bir yolculuk için size sunulacak bir fırsat olacaktır.

Nereden başlayacağınızı bilmiyorsanız, belki de tek yapmanız gereken… bir durup dinlemektir.


O zamana kadar kendine şunu sorabilirsin:

Kendine sadık kaldığın son kararın neydi? Ve o karar sana nasıl hissettirdi?


Eğer burada birlikte birkaç satır soluklandıysak, bu yolculuk başlamış demektir.

Mutluluk Manifestosu sadece bir kitap değil, birlikte düşünmek, hissetmek ve hatırlamak ve deneyimlemek için kullanılan bir yolculuk pusulasıdır.


Seninle yolda olmak bizim için kıymetli.

Bu yazıyı paylaşmak istersen bil ki, belki bir başkasının yolculuğuna da eşlik etmiş olursun. Ve biz, her adımda burada olacağız. Sessizce, içtenlikle, yanında.


Çünkü bazı yollar, birlikte yüründüğünde daha anlamlı olur.


Kendine iyi bak...




Bu Yolculukta Söz Senin.


Mutluluk Manifestosu, kendi iç sesini duymak isteyen herkes için yazıldı.

Eğer bu yazı sende bir iz bıraktıysa, kitabımızı daha yakından tanımak ya da düşüncelerini bizimle paylaşmak için bize ulaşabilirsin.


Okuyucu yorumları bizim için çok değerlidir.

Senin deneyimin, bir başkasının yolculuğuna ışık olabilir.

Sorularını, düşüncelerini ya da sadece bir merhabanı bizimle paylaşmak istersen, bize yazman yeterli.



Mutluluk Manifestosu Kitabını aşağıda yer alan satış noktalarında satın alabilirsiniz::


Nobel Yayınları : Satın Alın


Pelikan Kitapevi : Satın Alın


Pandora : Satın Alın


Amazon : Satın Alın


İstanbul Kitapçısı : Satın Alın


Kitap Yurdu : Satın Alın



Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!


Mutluluk bir yolculuksa, bu yolculuğun adımları birlikte atıldığında daha anlamlıdır.


Sosyal medya hesaplarımızda kitabın ruhunu yaşatan paylaşımlar, ilham veren alıntılar ve küçük hatırlatmalarla seni bekliyoruz.


Yalnız olmadığını bilmek, bazen en çok ihtiyaç duyduğumuz şeydir.


Gel, birlikte yürüyelim.


YouTube : Abone Olun


Instagram : Takip Edin


LinkedIn : Takip Edin


X (Twitter) : Takip Edin


TikTok : Takip Edin







Yorumlar

5 üzerinden 0 yıldız
Henüz hiç puanlama yok

Puanlama ekleyin
bottom of page